Girişimciler
ve KOBİ’ler için büyümek ve ayakta durabilmek en önemli konudur daima. Girişim
haberlerinin sürekli artması ile birlikte her yeni girişimi inceler ve takip
eder olduğumuzdan bir girişim tutmayıp kapandığında bunu fark eder hale geldik.
Her yeni şirket kapandığında sektördeki diğer girişimcilerin biraz daha
umutlarının kırıldığını da gözlemledik aslında. Ancak bu kapanan KOBİ ve
girişimlerin hepsinin ortak noktaları vardı. Her ne kadar Girişimcilik ve İş
Kurma dersleri, KOSGEB eğitimleri yaygınlaşmış olsa da birçok girişimci ve
yöneticinin yaptığı hatalar birbirlerine çok benziyor. .
1- Uygulanabilirlik
Yeni bir
işe başlamadan önce plan yapmak işin özünü oluşturur. Hevesli birçok girişimci “Aklımda
süper bir fikir var, Pazartesi başlıyorum” diyerek bir işe başlıyor. Bu
fikrine sermayeyi koyduktan sonra ise karşısına çıkan teknik sorunlarla
uğraşmaktan lansman aşamasına dahi gelemeden aa bu iş olmazmış deyip
vazgeçiyor. İşin teknik tarafı bir şekilde çözülür, ben satışla ve tedarikle
ilgileneceğim demek her zaman için yapılan ilk büyük hatadır. Evet satış,
ürün/hizmet tedariği önemli fakat kuracağınız şirketin bütün teknik temeli ilk
birkaç ayda alacağınız kararlara göre şekillenecek ve hem iş modeliniz hem de
yazılımsal altyapınızı bir daha değiştirmeniz çok kolay olmayacak. İlk adımı
sağlam atmalısınız.
2- Pazarın Durumu
Müşterilerinize
sunacağınız hizmet/ürün müşterileriniz tarafından hiç bilinmiyor olabilir.
Yepyeni ve kimsenin yapmadığı bir şeyi piyasaya sürmek her zaman için size
başarı getirmeyecektir. Herkesin yaptığı bir şeyi tekrardan piyasaya sürmekte
öyle. Kendinizi pazara nasıl tanıtacağınız ve insanların bu yeni ürünü
tanımaları için ne kadar zamana ihtiyaçları olduğunu iyi bir şekilde hesaplamak
gerekiyor. Pazarın doygunluk oranını çoğu zaman gösteren istatistikler maalesef
bulamıyoruz ancak yine de ufak bir saha araştırması ile bilgi edinmek, bir
fikir sahibi olmak şart.
3- Rakip Analizi
“Sektörde
hiç rakibim yok, benden başka kimsede bu ürün yok”cümlesini kuruyorsanız bilin
ki yanlış yoldasınız. Hava ile çalışan araba bile üretseniz sektörde
rakipleriniz var demektir. Çünkü pazardaki tüm potansiyel müşterileriniz
sizin aracınız yerine ikame mal kullanabilir. Sizin rakiplerinizi tüm alanlarda
A’dan Z’ye analiz etmeniz bu noktada hayati bir önem taşıyor. Rakiplerinizin
tahmini yıllık pazar payları nedir, İK politikaları nedir, pazarlama
stratejileri nedir, gelecek yıldan beklentileri nedir gibi soruların ilk olarak
cevap bulması, bunların bir kağıda dökülmesi gerekiyor. Aslında basit bir SWOT
analizinden çok daha fazlası, onların eksiklerini tespit edip, sizin
artılarınızla bu eksikleri gidermeniz gerekmekte. Eğer ki sizin ürününüz
rakiplerinizden daha da eksikse iyi bir pazarlama faaliyetiyle bu eksikleri
kapatana dek ayakta durabilme şansınız da bulunmakta.
4- Hukuki Mevzular
Tamam her
şeyi planladınız ettiniz ama ya en büyük ortak? Devleti unutabilirsiniz ama o
sizi unutmaz. Gireceğiniz iş kolundaki zorunlu yükümlülükler neler? Hatta
boşluklar neler? Yazan her şeyi yapmak durumunda olmadığınız gibi bazen de
yazmayan şeyleri yapmak durumunda kalabilirsiniz. İşin hukuk tarafının tamamen
ayrı bir uzmanlık gerektirdiğini ve bu alanda mutlaka birilerine danışmanız
gerektiğini unutmayın. Tabi bu danışmanız gereken kişinin de gerçekten
profesyonel olması gerektiğini…
5- Profesyonellerle Çalışmak
Hangi
sektörde olursanız olun girdiğiniz sektörde sizden daha tecrübeli birileri
mutlaka vardır. Yine hangi sektöre girerseniz girin mutlaka farklı uzmanlıklar
gerektiren birçok işiniz olacak. “Azıcık photoshop bilgim vardı benim dur bir
logo tasarlayayım yeni girişimime” dediğiniz anda memleketimizin güzide
tutunamayan girişimleri arasına gireceğiniz kesinleşir. Gözünüzde çok
basit bir iş olsa da her işin bir uzmanlığı vardır ve o işin ehli ile
gerçekleştirilmesi gerekir. Ve unutmamak gerekir ki ucuz etin yahnisi yavan
olduğu gibi dosta ücretsiz olarak yaptırılan iş daha da yavan olur.
6- Ortaklıklar
Dosta ücretsiz
yaptırılan iş kötü olacak ise eğer ve sermayeniz de yoksa dostunuzu ortak
yapabilirsiniz. En sık rastlanan ortaklık tipi de budur zaten. Facebook ilk
kurulduğunda ofisinin duvarlarına grafiti çalışması için anlaştığı ressama
şirketten yüzde vermişti. Ancak ortaklık ilişkilerini sürdürmenin zorluğu
bir yana çok ortaklı şirketlerden mümkün olduğunca kaçınmak gerek. Her zaman
için tek bir aktif yöneticinin olduğu şirketler daha başarılı olmuşlardır. Hele
hele ortaklar arasında işleyiş konusunda anlaşmazlıklar çıktığında bu anlaşmazlık
3. bir kişi tarafından da öğrenilirse o şirket için tehlike çanları çalmaya
başlamış demektir.
7- Sektörü Bilmemek
Satışı
çok iyi biliyor olmanız gireceğiniz sektördeki herkese ürününüzü
satabileceğiniz anlamına gelmiyor. Evet birçok başarılı satış gerçekleştirebilirsiniz
fakat bu satışları karşılayabilmek için üretim tarafını da bilmeniz gerekiyor.
Eğer üretim kısmında neler olduğuna dair hiçbir fikriniz yoksa patron siz değil
üretendir. En iyi restoran sahibi aşçısı işten çıktığında önlüğü alıp yemeği
aynı kalitede yapabilendir.
8- Çalışmak
Bununla
birlikte işinizi en iyi siz yapıyor olsanız bile işi başkasına yaptırmanız
gerekmekte. Unutmayın sizin ilgilenmeniz gereken onlarca başka iş daha var.
Mümkün olduğunca elinizdeki tüm işleri başkalarına devredip sizin sadece
yönetiyor olmanız gerekiyor. Ne kadar yönetim kısmına odaklanırsanız o kadar
başarıyı yakalayabilirsiniz.
9- Ya tutmazsa?
Giriştiğiniz
iş tutmazsa ne yapacaksınız? Bir B planınız olmadan tüm sermayenizi tek bir
amaç uğruna harcamak cesaret değil birazcık aptallıktır diyebiliriz. Mutlaka
bir çıkış planına ihtiyacınız var. İş modelinize ne kadar güvenirseniz güvenin
sektör her an değişebilir. İşler ters gittiğinde yapmanız gerekenler için bir
eylem planınız mutlaka olmalı.
10- Tanıtımların Zamanı
Büyük bir
heyecanla başladığınız işinizi herkes duysun istemeniz gayet doğal. Herkese
duyurmak için uğraşacaksınız da. Ancak herkes duyduğunda herkes ürününüzden
talep ederse talebi kalite standartlarınızı bozmadan karşılayabilecek misiniz?
Eğer karşılayamayacaksanız ihtiyatlı davranmakta yarar var. Her zaman
karşılayabileceğiniz kadar tanıtıma başvurmalısınız. Yoksa kötü hizmet alan
müşterilerinizi ebediyyen kaybedebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder